Publication:
Avrupa Birliği Din Eğitimi Politikaları ve Türkiye'ye Etkileri

Loading...
Thumbnail Image

Date

Journal Title

Journal ISSN

Volume Title

Research Projects

Organizational Units

Journal Issue

Abstract

1951 yılında Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu'nu Kuran Anlaşma ile ekonomik temelleri atılan Avrupa Birliği, 1957 yılında Avrupa Ekonomik Topluluğu'na dönüşerek günümüz AB'sinin de temellerini atmıştır. Türkiye ise, 1959 yılında topluluğa üye olmak için başvurmuş, 31 Temmuz 1959'da Türkiye'nin başvurusu, AET Bakanlar Konseyi'nde kabul edilmiş ve üyelik koşulları gerçekleşinceye kadar bir ortaklık anlaşmasının imzalanması önerilmiştir. Ancak AET ile Türkiye arasındaki ilişkiler, gerek iç gelişmeler gerekse dış gelişmeler nedeniyle sürekli dalgalı bir seyir izlemiştir. Nihayet 1999 yılında aday ülke statüsü kazanan Türkiye, 2005 yılında AB ile müzakerelere başlamış ve bu süreç halen devam etmektedir. Türkiye'nin AB'ye üye olabilmesi için Kopenhag kriterlerini yerine getirmesi gerekmektedir. Bu kriterleri yerine getirip getirmediğini denetlemek için AB Komisyonu yıllık ilerleme raporları düzenlemektedir. Bu raporlarda Türkiye ekonomik, siyasi ve kültürel alanlardaki eksikliklerini tamamlaması noktasında eleştirilmektedir. Bu eleştirilerden birisi de temel hak ve özgürlükler alanındaki eksiklerden kaynaklanmaktadır.İnsan hakları ve temel özgürlükler alanı içinde yer alan din eğitimi konusunda da AB'nin ciddi eleştirileri bulunmaktadır. Özellikle Alevilerle ilgili olarak gerek yaygın eğitim bağlamında Diyanet İşleri Başkanlığı'nın faaliyetlerinden yeterince istifade edemedikleri gerekse örgün din eğitimi ve öğretimi bağlamında zorunlu din derslerine tabi tutuldukları ifade edilirken bu durumun düzeltilmesi talep edilmektedir. Türkiye ise, gerek siyasal gerekse sosyal şartların da etkisiyle AB'ye uyum yolunda son dönemde bu talepleri karşılamak ve AB'den gelen eleştirileri de ortadan kaldırmak için gerekli düzenlemeleri yapmaktadır. Bu çalışmada, AB'nin temel hak ve özgürlükler konusunda ortaya koyduğu temel ilkelerin Türkiye'de yaygın ve örgün din eğitimine etkileri incelenmiştir.
The European Union was established as a European Coal and Steel Community based on economic and political reasons in 1951 and turned into the European Economic Community in 1957. Turkey also applied to be member of this Community in 1959. However, its application as a candidate country was accepted in 1999. Its negotiations with the European Union began in 2005 and it has still continued up today. In order to be full member of this community, Turkey has to meet the Copenhagen Criteria. The European Union Commission inspects Turkey every year whether it meets those criteria or not.One of the most important criteria asked by the European Union is the matter of religious education based on Human Rights and basic freedoms. In this context, the statute of the Presidency of Religious Affairs, the compulsion of religious education in public schools and especially the issue of teaching Alevisizm in public schools are criticised by the European Union. Upon these requirements by this Union and social demands of some groups in Turkey, it has tried to meet these demands.This study examines the politics of religious education of EU, and its possible effects on religious education taken place in the settings of the Religious Affairs and public schools. It concludes that Turkey has to make some important arrangements in the matter of religious education in both common and public schools to meet the Copenhagen Criteria and to be full member of the Union.

Description

Tez (doktora) -- Ondokuz Mayıs Üniversitesi, 2011
Libra Kayıt No: 77620

Citation

WoS Q

Scopus Q

Source

Volume

Issue

Start Page

End Page

267

Endorsement

Review

Supplemented By

Referenced By