İlaç Endüstrisi Atık Suyunun Membran Biyorektör İle Arıtımı

Abstract

İlaç üretimi sonrası atık olarak suya kompleks yapılı ve yüksek kirlilik yüküne sahip kimyasal maddeler karışmaktadır. Bu atıksularda bulunan toksik ve kalıcı özellikteki organik maddelerin birikimi, çevresel açıdan önemli bir sorun haline gelmektedir. Bu tip suların arıtılmasında, atık suyun içeriğindeki kompleks yapılı organik maddelerin biyolojik veya kimyasal olarak tam olarak parçalanamaması, birden fazla arıtım aşamasına ihtiyaç duyulmasına neden olmaktadır. Farmasötik olarak aktif olan bileşiklerin atıksu artıma tesisi çıkış sularında ve yüzeysel sularda bulunuşu büyüyen bir endişe haline gelmektedir. Atıksularda ve yüzeysel sularda farmasötiklerin konsantrasyonları ?g/L ve ng/L gibi çok düşük seviyelerde olsa da bunların uzun sürelerdeki etkileri geniş ve acil bir araştırma alanı oluşturmuştur. Bu çalışmada ilaç sanayi atık suyunun memmbran biyoreaktörle arıtımı incelenmiştir. Kirletici parametresine göre değişiklik gösteren arıtım verimliliği %95-50 arasındadır. Diğer arıtım yöntemleriyle kıyaslanınca oldukça iyi sonuçlar elde edildiği gözlemlenmiştir fakat tek başına yeterli olmadığı tespit edilmiştir.Various complex organic chemicals are present in the wastewater generated by pharmaceutical industries. Accumulation of toxic and persistent organic substances in wastewater is a very important problem for the environment. Usually more than one treatment process is needed to treat the wastewater, since the degradation of complex organic substances are usually not possible with biological or chemical processes alone. The presence of pharmaceutically active compounds in wastewater treatment effluents and surface water is a growing concern. Although the concentration of pharmaceuticals in wastewater and surface water is very low and detected at ?g/L and ng/L levels, their potential long-term effects are emerging research area. In this study, membrane bioreactors pharmaceutically treatment of the effluent was examined. Pollutant parameters vary according to treatment is between 95-50% efficiency. Compared with the other treatment methods other are quite good results, but have been found to be sufficient.