Publication: Koklear İmplant Kullanan Çocukların Alıcı Dil Becerileri İle Sosyal Duygusal Davranışları Arasındaki İlişkinin İncelenmesi
Loading...
Files
Authors
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Abstract
Objective: The aim of this study was to compare the receptive language skills and social-emotional behaviors of children with cochlear implants according to national normative values and to investigate the relationship between these two developmental areas and determine potential factors on these skills. Method: The study was conducted in a cross-sectional design with 44 children with cochlear implants chronological aged between 3-12 years. Children's receptive language were evaluated with the Peabody Picture Vocabulary Test (PPVT), and social-emotional behaviors were evaluated with the Strengths and Difficulties Questionnaire (SDQ). Results: The gap between the children's receptive language age and their chronological age was -5.61 + 16.85 months, on average. SDQ scores averages were within the normal range. While there was a positive correlation between receptive language skills and social behaviors, no correlation was found between other subscale scores. Age at diagnosis of hearing loss, hearing aid fitting, implantation, starting rehabilitation, use of bilateral implants, communication mode, duration of preschool education, maternal education level and place of residence were found to be correlated with PPVT. Age, gender, communication mode, duration of preschool education, maternal education level and place of residence were found to be correlated with SDQ. The best predictors of delayed performance in receptive language skills were the combination of verbal communication mode, early diagnosis and use of bilateral cochlear implants. Conclusion: Correlational findings showed that the factor contributing to social emotional behaviors was not only age-appropriate receptive language skills but also many other variables related to the child/environment. Even in children who receive early intervention, education and counseling services should be provided to families, taking into account the place of residence and family characteristics in terms of psychosocial health risk. The verbal communication approach should be supported for age-appropriate receptive language and social development skills in performance after pediatric cochlear implantation.
Amaç: Çocukluk çağında görülen kalıcı işitme kaybı, dil ve konuşma gelişimini etkilemenin yanı sıra sosyal ve duygusal öğrenmeyi karmaşık hale getirmektedir. Bu çalışmanın amacı, koklear implant kullanan çocukların alıcı dil becerilerini ve sosyal duygusal davranışlarını ulusal normatif değerleriyle karşılaştırmak ve bu iki gelişim alanı arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Aynı zamanda bu beceriler üzerinde etkili olabilecek çocuğa ve aileye ilişkin potansiyel faktörleri belirlemektir. Yöntem: Çalışma, kronolojik yaşları 3-12 arasında değişen, koklear implant kullanıcısı, 44 çocuk ile kesitsel bir tasarımda yapıldı. Çocukların alıcı dil becerileri Peabody Resim Kelime Testi (PRKT) ile, sosyal duygusal davranışları (davranış, duygusal, hiperaktivite, akran sorunları ve sosyal davranışlar) Güçler ve Güçlükler Anketi (GGA) ile değerlendirildi. Bulgular: Çocukların alıcı dil yaşı ile kronolojik yaşı arasındaki fark, ortalama olarak -5,61 + 16,85 ay elde edildi. GGA alt ölçek ve toplam güçlük skor ortalamaları normal sınırlar içerisinde yer aldı. Alıcı dil becerileri ve sosyal davranışlar arasında anlamlı ve pozitif yönlü bir ilişki bulunurken diğer alt ölçekler ile arasında bir ilişki bulunmadı. PRKT ile tanı, işitme cihazı, implant uygulanma, özel eğitime başlama yaşı, çift taraflı implant kullanımı, iletişim modu, ek eğitim süresi, anne eğitim düzeyi ve yaşanılan yer ilişkili bulundu. GGA ile kronolojik yaş, cinsiyet, iletişim modu, ek eğitim süresi, anne eğitim düzeyi ve yaşanılan yer ilişkili bulundu. Çoklu regresyon analizi sonuçlarına göre, alıcı dil becerilerindeki gecikmiş performansı en fazla etkileyen değişkenler sözel iletişim modu, erken tanılanma (6 aydan önce) ve çift taraflı koklear implant kullanımının bileşimi oldu. Sonuç: Korelasyonel bulgular, sosyal duygusal davranışlara katkıda bulunan faktörün tek başına yaşa uygun alıcı dil becerileri olmadığını, çocuğa/aileye bağlı birçok değişkenin etkili olduğunu göstermiştir. Erken müdahale alan çocuklarda dahi psikososyal sağlık riski açısından yaşanılan yer ve aile özellikleri dikkate alınarak ailelere eğitim ve danışmanlık hizmeti verilmelidir. Pediatrik koklear implantasyon sonrası performansta yaşa uygun alıcı dil ve sosyal gelişim becerileri için sözel iletişim yaklaşımının kullanımı desteklenmelidir.
Amaç: Çocukluk çağında görülen kalıcı işitme kaybı, dil ve konuşma gelişimini etkilemenin yanı sıra sosyal ve duygusal öğrenmeyi karmaşık hale getirmektedir. Bu çalışmanın amacı, koklear implant kullanan çocukların alıcı dil becerilerini ve sosyal duygusal davranışlarını ulusal normatif değerleriyle karşılaştırmak ve bu iki gelişim alanı arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Aynı zamanda bu beceriler üzerinde etkili olabilecek çocuğa ve aileye ilişkin potansiyel faktörleri belirlemektir. Yöntem: Çalışma, kronolojik yaşları 3-12 arasında değişen, koklear implant kullanıcısı, 44 çocuk ile kesitsel bir tasarımda yapıldı. Çocukların alıcı dil becerileri Peabody Resim Kelime Testi (PRKT) ile, sosyal duygusal davranışları (davranış, duygusal, hiperaktivite, akran sorunları ve sosyal davranışlar) Güçler ve Güçlükler Anketi (GGA) ile değerlendirildi. Bulgular: Çocukların alıcı dil yaşı ile kronolojik yaşı arasındaki fark, ortalama olarak -5,61 + 16,85 ay elde edildi. GGA alt ölçek ve toplam güçlük skor ortalamaları normal sınırlar içerisinde yer aldı. Alıcı dil becerileri ve sosyal davranışlar arasında anlamlı ve pozitif yönlü bir ilişki bulunurken diğer alt ölçekler ile arasında bir ilişki bulunmadı. PRKT ile tanı, işitme cihazı, implant uygulanma, özel eğitime başlama yaşı, çift taraflı implant kullanımı, iletişim modu, ek eğitim süresi, anne eğitim düzeyi ve yaşanılan yer ilişkili bulundu. GGA ile kronolojik yaş, cinsiyet, iletişim modu, ek eğitim süresi, anne eğitim düzeyi ve yaşanılan yer ilişkili bulundu. Çoklu regresyon analizi sonuçlarına göre, alıcı dil becerilerindeki gecikmiş performansı en fazla etkileyen değişkenler sözel iletişim modu, erken tanılanma (6 aydan önce) ve çift taraflı koklear implant kullanımının bileşimi oldu. Sonuç: Korelasyonel bulgular, sosyal duygusal davranışlara katkıda bulunan faktörün tek başına yaşa uygun alıcı dil becerileri olmadığını, çocuğa/aileye bağlı birçok değişkenin etkili olduğunu göstermiştir. Erken müdahale alan çocuklarda dahi psikososyal sağlık riski açısından yaşanılan yer ve aile özellikleri dikkate alınarak ailelere eğitim ve danışmanlık hizmeti verilmelidir. Pediatrik koklear implantasyon sonrası performansta yaşa uygun alıcı dil ve sosyal gelişim becerileri için sözel iletişim yaklaşımının kullanımı desteklenmelidir.
Description
Tam Metin / Tez
Keywords
Kulak Burun ve Boğaz, Alıcı Dil Becerileri, Koklea, Koklea Hastalıkları, Otorhinolaryngology (Ear-Nose-Throat), Koklear İmplantlar, Receptive Language Abilities, Kulak Hastalıkları, Cochlea, Psikososyal Gelişim, Cochlear Diseases, Sosyal Duygusal Gelişim, Cochlear Implants, Çocuk Davranışları, Ear Diseases, Çocuklar, Psychosocial Development, İşitme Kaybı, Social Emotional Development, Child Behavior, Children, Hearing Loss
Citation
Kömür, F.N. (2021). Koklear implant kullanan çocukların alıcı dil becerileri ile sosyal duygusal davranışları arasındaki ilişkinin incelenmesi. (Yüksek lisans tezi). Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Samsun.
WoS Q
Scopus Q
Source
Volume
Issue
Start Page
End Page
85
