Publication:
İzole Atriyal Septal Defektli Hastalarda Klinik Seyir ve Prognoz

Loading...
Thumbnail Image

Date

Journal Title

Journal ISSN

Volume Title

Publisher

Research Projects

Organizational Units

Journal Issue

Abstract

AMAÇ: Çalışmamızın amacı, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Kardiyoloji Polikliniği'ne Ocak 2003 ile Haziran 2008 tarihleri arasında başvuran ve atriyal septal defekt tanısı ile izlenen olguların klinik seyir ve prognozunun değerlendirilmesidir.GEREÇ VE YÖNTEM: Çalışma grubumuz, Ocak 2003 ile Haziran 2008 tarihleri arasında Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Kardiyoloji Polikliniği'ne başvuran, 0-18 yaş grubunda, en az 6 ay ve üzerinde izlem süresi olan olgular incelendi.Hastaların; tanı yaşı, vücut ağırlıkları, başvuru yakınmaları, fizik muayene bulguları, elektrokardiyografi ve telekardiyografi bulguları, ekokardiyografik olarak ölçülen defekt çapı ve ASD indeksi, hemodinamik çalışma yapılan hastalarda şantlar oranı (Qp/Qs), eşlik eden kardiyovasküler sistem dışı hastalık ve kalp yetersizliği nedeni ile kullanılan medikal tedavi öyküsü, klinik izlem sonuçları ve izlemi devam eden hastaların ekokardiyografi ile ölçülen en son defekt çapları değerlendirildi.Çalışma grubumuz 388 olgudan oluşuyordu. Olguların 256'sı (% 53,1) kız, 182'si (% 46,9) erkekti, K/E=1,13 olarak bulundu. Olguların ortanca tanı yaşı 3 ay (1/12- 17 yaş) olarak bulundu. Olguların % 78,4'ü (304 hasta) 1-24 ay arasında, %6,2'si (24 hasta) 25-60 ay arasında ve %15,5'i (60 hasta) 61 ay ve üzerinde tanı almışlardı.Olguların %58,2'nin (226 hasta) ekokardiyografi ile ölçülen defekt çapı 3-5 mm, %22,4'nün 6-8 mm arasında olduğu ve %19,3'nün ise 9 mm ve üzerinde olduğu görüldü. En az 6 ay süre ile izlenen ve en az iki kez ekokardiyografi ile değerlendirildikten sonra, takipten çıkanların sayısı 34 (%8,8), kendiliğinden defekti kapanan hasta sayısı 188 (%48,5), opere edilen hasta sayısı 24 (%6,2), transkateter yöntem ile defekti kapatılan hasta sayısı 43 (%11,1) ve izlemi devam eden hasta sayısı 99 (%25,5) olarak bulundu. Defekti kendiliğinden kapanan olgular incelendiğinde kendiliğinden kapanma ile olguların tanı yaşları ve ölçülen ekokardiyografi çapları arasında anlamlı ilişki olduğu görüldü.SONUÇ: Sonuç olarak sekundum tip ASD'lerde tanı yaşı ve tanı anındaki defektin büyüklüğü kendiliğinden kapanma ve prognozda en önemli faktörlerdir. Sonuçların tümü değerlendirildiğinde eğer tanı anında defekt çapı 3- 5 mm arasında ise kendiliğinden kapanmanın çok sık olduğu fakat 9 mm ve üstünde ise cerrahi veya transkateter yöntem ile kapatılmaya gidişin %70'in üzerinde olduğu söylenebilir. Benzer olarak tanı yaşı 1-24 ay arasında olanların %60'nın defektinin kendiliğinden kapandığı görülürken, 5 yaş üzerinde tanı alanların sadece %3'nün defektinin kendiliğinden kapandığı görüldü. Tanı yaşı ve defekt çapı küçük olan olguların %90 oranında kendiliğinden kapanabileceği söylenebilir. Bu olguların 6-12 ay aralıklarla izlenmesinin uygun olacağını düşünmekteyiz.
The aim of this study is to determine the clinical progress of patients with secundum atrial septal defect in Pediatric Cardiology Department between January 2003-June 2008.The inclusion criteria were; (1) aged between 0-18 years with atrial septal defect , (2) followed-up more than 6 monthsThe age, weight, symptoms, physical examination findings, electrocardiography (ECG) and telecardiography findings, the diameter of the defect measured by echocardiography and ASD index at the time of diagnosis, flow (Qp/Qs) ratios, associated extracardiac diseases, medical treatment for heart failure, the results of the clinical follow up and defect diameter by echocardiography during the last visit were evaluated .Three hundred and eighty eight patients (256 (53,1%) female, 182 (46,9%) male; F/M=1,13) were enrolled in this retrospective study. The mean age at the time of diagnosis was 3 months (1/12-17 years).The defect diameter was found as 3-5 mm in 58.2 % of the patients, 6-8 mm in 22.4% and ? 9mm in 19.3%. 8.8 % of the patients quit routine follow up visits after at least six months of control and two echocardiographic evaluations. The defect of 188 patients closed spontaneously, 24 patients had surgery, and 43 patients had transcatheter closure. 99 patients are still being followed up. Spontaneous closure was more frequent in the younger patients. Early age and the defect diameter were found to be correlated with spontaneous repair.As a result the age at the time of the diagnosis and the diameter of the defect were the most important parameters in spontaneous closure and prognosis of secundum ASD. If the defect diameter is 3-5 mm it can regress mostly spontaneously, but ? 9mm defects in diameter need 70 % to be closed by transcatheter or surgical procedures. Similarly the defects diagnosed at 1-24 months of age close 60 % spontaneously, whereas only 3 % of the defects diagnosed at elderly patients more than five years of age close spontaneously. Cases with smaller age and defect diameter at the time of diagnosis can show 90% spontaneous closure. These patients must be followed up for 6-12 months.

Description

Citation

WoS Q

Scopus Q

Source

Volume

Issue

Start Page

End Page

97

Endorsement

Review

Supplemented By

Referenced By