Publication:
Yetişkinlerde Akılcı Olmayan İnançların Bazı Değişkenlere Göre İncelenmesi

Loading...
Thumbnail Image

Date

Journal Title

Journal ISSN

Volume Title

Publisher

Research Projects

Organizational Units

Journal Issue

Abstract

Ellis, duygusal ve bilişsel bozukluğun büyük ölçüde mantıksız ve irrasyonel bir sonuç olduğuna inanmaktadır. Bir insanın inançları ve rasyonel inancını arttırmayı ve mantıksız düşünceleri azaltmayı öğrenirse, o zaman zihinsel, duygusal ve davranışsal bozuk luktan kurtulabilir. Ellis'in bakış açısına göre, insanların düşünceleri ve algıları kökten rasyoneldir; insanları iyileştirerek onların sorunları ile başa çıkmak mümkündür ( Kaokebisiyoki , Aminyazdi, Yousefi ve ModareshGhorori , 2010). Akılcı olmayan inançların bireylerin ruh sağlığı üzerinde etkileri olduğunu söylemek mükündür. Bireyin yaşadığı çevreyi ve kendini algılama biçimikişilikyapısınınoluşumundaveruh sağlığı üzerinde olumlu ve olumsuz etkilere sahiptir. Birey çevresin i algıladığı biçimde tepkide bulunur. Yanlışalgılamaveyorumlamalarbireyinakılcıolmayan inançlargeliştirmesinenedenolabilmektedir. Bu akılcıolmayan inançlar oluştuktan sonra kişinin hayatını etkile¬meyedevamedebilir (Yurtal, 2001). E llis, insanların hepsinde temel mantıksızlıkların bulunabildiğini ve bunun kültür ve eğitim düzeyine bağlı olmadığına inanmaktadır (Gündüz, 2006). İnsanlar mantıksızlığa eğilimli olarak dünyaya gelirler. Ancak diğer taraftan mantıksız düşünceleri, çocukluk döneminden itibaren çevrelerinde bulunan önemli kişilerden öğrenme yoluyla da kazanmaktadırlar. Çünkü bu dönemde çocuklar çevredeki insanlara daha çok bağımlıdır ve başka da çareleri bulunmamaktadır (Corey, 2001). Literatürde yetişkinlerde akılcı olmayan düşünceler üzerinde sınırlı sayıda araştırma bulunmaktadır. Kendi çocuklarını dolayısıyla geleceği oluşturacak bireylerin yetiştirilmesinde önemli etkileri olan yetişkinlerin cinsiyet, eğitim düzeyi ve yaş değişkenine göre incelenmesinin önemli olacağı düş ünülmektedir. Yetişkinlerin kendi çocukları ve etrafındaki bireylerle etkileşimi dikkate alındığında, çalışmanın sonuçlarının kişilerarası ilişkilere farklı bir bakış açısı katacağı söylenebilir. Yetişkinlerde akılcı olmayan inançlar ile ilgili faktörlerin belirlenmesinin yapılacak olan önleyici çalışmalara katkı sağlayabileceği düşünülmektedir. Ayrıca sonraki yapılacak olan metaanaliz çalışmalarında da araştırmacılara fayda sağlayabilir. Bu kapsamda çalışmadan elde edilen bulguların bu alanda çalışan araş tırmacılara katkı sağlayabileceği söylenebilir. Bu bağlamda bu araştırmada yetişkinlerde akılcı olmayan inançların cinsiyet, eğitim düzeyi ve yaş bağlamında incelenmesi amaçlanmıştır. Bu çalışma tarama deseninde gerçekleştirilen betimsel bir araştırmadır. Tarama deseni, geçmişte olmuş olan yahut halen var olan bir durumu olduğu gibi betimlemeyi hedefleyen araştırma yaklaşımıdır (Büyüköztürk, Kılıç Çakmak, Akgün, Karadeniz ve Demirel, 2010; Karasar, 2012).Çalışmanın evrenini 2018 yılında Samsun ili Atakum i lçesinde yaşayan yetişkin bireyler oluşturmaktadır. Araştırma örneklemin belirlenmesinde “Kolay ulaşılabilir durum örneklemesi” yöntemi kullanılmıştır. Çalışmada yüzyüze görüşme tekniği kullanılmıştır. Çalışmaya katılmayı kabul eden 242 kişinin sözlü onaml arı alındıktan sonra çalışmanın ölçme araçlarını doldurmaları istenmiştir. Ölçme araçlarını doldurulduktan sonra yapılan incelemede 7 ölçme aracının hatalı doldurulduğu farkedilerek değerlendirmeye alınmamıştır. Bu şekilde araştırmanın örneklem sayısı 235 olarak belirlenmiştir. Katılımcıların 132’si (%56.17) kadın, 103’ü (%43.83) ise erkektir. Katılımcıların 43’ü (%18.30) ilköğretim, 49’u (%20.85) ortaöğretim, 34’ü (%14.47) önlisans ve 109’u (%46.38) ise üniversite ve üzeri mezunudur. Katılımcıların yaşları 27 ile 50 arasında değişmektedir ( x = 38.02 , ss= 6.75 ). Araştırmada veri toplama araçları olarak Türküm (2013) tarafından bireylerin akılcı olmayan inançlarının ölçülmesi amacıyla geliştirilen ölçek ve Kişisel Bilgi Formu kullanılmıştır. Araştırmanın veri lerinin analizinde; iki grubun karşılaştırılmasında ttesti, ikiden fazla grup karşılaştırılmasında Tek Yönlü Varyans Analizi kullanılmıştır. Değişkenler arasındaki ilişki ise Pearson Korelasyon analizi ile incelenmiştir. Araştırmada akılcı olmayan inançla rın cinsiyete göre anlamlı farklılık göstermediği sonucuna ulaşılmıştır. Yapılan alanyazın incelemesinde araştırma sonucuna benzerlik gösteren çalışma bulgularına rastlanmıştır. Kartol’un (2013) lise son sınıf öğrencileri ile yaptığı çalışmada erkek öğrenc ilerin akılcı olmayan inanç puan ortalaması ile kız öğrencilerin akılcı olmayan inanç toplam puan ortalaması arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Yine aynı şekilde Bilge ve Arslan (20

Description

Citation

WoS Q

Scopus Q

Source

Ondokuz Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi

Volume

38

Issue

2

Start Page

67

End Page

76

Endorsement

Review

Supplemented By

Referenced By