Oligodontide diş eksikliğinin lokalizasyon ve cinsiyete göre dağılımı
Özet
Amaç: Bu çalışmanın amacı, oligodontide diş eksikliğinin cinsiyet ve lokalizasyona göre dağılımının incelenmesidir. Birey ve yöntem: Bu çalışma 2005–2008 yılları arasında Oral Diagnoz ve Radyoloji kliniğine başvuran 30.000 hasta üzerinde yürütüldü. Toplam 56 non-sendromik oligodonti hastası incelendi. Olgular, yaş ve cinsiyet, lokalizasyonları, unilateral ya da bilateral oluşları, sürme durumları, diğer dental anomaliler ile birlikte bulunuşları yönünden değerlendirildi. Bulgular: Oligodonti prevelansının %0,19 olduğu bulundu. Aynı zamanda diş eksikliği prevelansının erkeklere göre kadınlarda iki kat daha fazla olduğu gözlendi. Oligodonti vakalarının her birinde ortalama 9 adet diş eksikliği olduğu belirlendi. En fazla mandibular ikinci premolar diş eksikliğine rastlandı ve bunu maksillar lateral kesici diş ve maksillar ikinci premolar dişin takip ettiği saptandı. Maksillar lateral kesici dişlerin bilateral eksikliği, unilateral eksikliğine göre daha fazlaydı. 6 birey, oligodonti ile birlikte başka bir dental anomaliye daha sahipti. Sonuç: Panoramik radyograflar, oligodontinin teşhisinde çok önemlidir. Diş eksikliği hastalarda estetik, fonksiyonel ve psikolojik problemlere yol açabilmektedir. Tedavi planlamasında, hastanın yaşı, eksik dişlerin sayı ve lokalizasyonları dikkate alınmalıdır. Purpose: The aim of this study was to examine the distribution of congenitally missing teeth in oligodontia according to sex and localisation. Method: This study was performed on 30.000 subjects who admitted to the Oral Diagnosis and Radiology Clinic between 2005 and 2008. A total of 56 subjects with nonsyndromic oligodontia were evaluated. The cases were assessed according to age and sex, localization, unilateral or bilateral occurrence, association of other dental anomalies. Results: The prevelance of oligodontia was found 0,19 %. In addition, the prevelance of dental agenesis in females was 2 times higher than males. On the average, each subject had 9 missing teeth. The mandibular second premolar was the most affected tooth, followed by the maxillary lateral incisor and maxillary second premolar. Bilateral agenesis of maxillary lateral incisor was more common than unilateral agenesis. Six subjects had an other dental anomaly with oligodontia. Conclusion: Panoramic radiography is very important to diagnose oligodontia. The loss of teeth in patient can cause esthetic, functional and psychological problems. For the treatment planning; patients age, the number and localization of missing teeth should be taken into account.
Kaynak
Atatürk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi DergisiCilt
19Sayı
3Bağlantı
https://app.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/TVRBeE1qVTVPUT09https://hdl.handle.net/20.500.12712/9374