Farklı inorganik doldurucu içerikli kompozit rezinlerin renk sabitliği üzerinde polisaj yöntemlerinin ve yüzey verniği uygulamasının etkisi
Özet
Amaç: Bu çalışmanın amacı farklı polisaj işlemlerinin ardından bir yüzey verniği uygulamasının farklı inorganik doldurucu içeriğine sahip üç farklı kompozit rezinin bir gıda boyasındaki renk sabitliğinin incelenmesidir. Gereç ve Yöntem: Her bir kompozit rezin için, 10mm çapında ve 2mm kalınlığında 25 adet disk olmak üzere toplam 75 adet örnek strip matriks kullanılarak hazırlandı. Örnekler beşer örnek içeren 5 gruba ayrıldı. 1. grupta örneklere herhangi bir işlem uygulanmadı ve kontrol (K) grubu olarak belirlendi. Deney gruplarında örneklerin yüzeyleri 1000 grenlik zımpara ile pürüzlendirildikten sonra polisaj işlemleri uygulandı. Polisaj işlemi olarak zımpara seti (Z), polisaj lastiği (L), zımpara seti ardından yüzey verniği (ZV) ve polisaj lastiği ardından yüzey verniği (LV) kullanıldı.Örneklerin küçük alan kolorimetresi kullanılarak ilk renk ölçümleri yapıldı. Daha sonra tüm örnekler sunset yellow gıda boyasına yerleştirildi ve 1 gün, 1 hafta ve 1 ay sonunda renk* ölçümleri yapıldı. Elde edilen veriler kullanılarak renk farklılıkları (AE) hesaplandı ve tekrarlanır ölçümlü iki yönlü varyans analizi ve çoklu karşılaştırma testi (Bonferroni) kullanılarak istatistiksel olarak karşılaştırıldı (a0.05). Bulgular: Polisaj işleminin ve doldurucu içeriğinin kompozitlerin renk sabitliğini anlamlı bir şekilde etkilediği görüldü (p 0.001). Her üç kompozit rezinde de en yüksek AE değerleri yüzey verniği uygulanan gruplarda gözlendi (p 0.001). Zaman açısından değerlendirildiğinde, zaman arttıkça AE değerlerinde yüksek oranlarda artış görüldü (p 0.001). Sonuç: İnorganik doldurucu oranı yüksek olan nanohibrit kompozit rezin renklenmeye karşı mikrohibrit ve hibrit kompozit rezinlere göre daha dirençli bulunmuştur. En düşük renk değişikliği değerleri zımpara disk uygulamasıyla elde edilmiştir. Yüzey verniği uygulaması her üç kompozit rezinde renklenme miktarım artırmıştır. Objective: The aim of this study is to evaluate the effect of a surface varnish applied after different surface polishing techniques on the color stability of three different composite resins which have different inorganic filler in a food colorant. Material and Method: For each composite resin 25 discs, for a total of 75 specimens were prepared using polyester strips in 10mm di­ameter and 2mm thick. These specimens were divided into five subgroups. In the first group (control) no treatment was applied. The spe­cimens of the experimental groups were grounded with a 1000 grit silicon carbide paper. In the second, third, fourth and fifth groups, po­lishing discs (Z), polishing wheels (L), polishing discs preceding surface varnish (ZV), and polishing wheels preceding surface varnish (LV) were applied, respectively. The specimens were exposed to sunset yellow food colorant. The first color measurements were made be­fore the specimens placed into food colorant and the other measurements were made after one day, one week and one month using a small area colorimeter. The color differences (AE) were calculated by using the data obtained and were compared statistically by using repeated measures of 2-way analysis of variance and the multiple comparison test (Bonferroni) (ocO.O5). Results: Polishing techniques and the filler contents affected the color stability of the composite resins (p< 0.001). The highest AE valu­es were obtained with the use of surface varnish in all composite resins (p< 0.001). AE values were increased with the increase of the ti­me period (p< 0.001). Conclusion: Nanohybrid composite resin which has the highest inorganic filler content was found to be more resistant to staining than microhybrid and hybrid composites, The lowest AE values were obtained With the use of polishing discs. The use of surface varnish inc­reased the staining.
Kaynak
Gazi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dergisi (.Acta Odontologica Turcica)Cilt
23Sayı
3Bağlantı
https://app.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/TmpRMU16TXo=https://hdl.handle.net/20.500.12712/7398