Yavaş koroner akımlı hastalarda plazma insülin, glükoz, lipid düzeyleri ve düzeltilmiş TIMI kare sayısı ile ilişkisi

Tarih
2003Yazar
Yazıcı, MustafaDemircan, Sabri
Aksakal, Emre
Şahin, Mahmut
Meriç, Murat
Dursun, İhsan
Sağkan, Olcay
Üst veri
Tüm öğe kaydını gösterÖzet
Amaç: Metabolik sendrom X'in patogenezinde yer alan yüksek bazal insülin ve glükoz seviyeleri ve eşlik eden dislipidemi varlığı birçok yönüyle benzer olan kardiyak sendrom X'li hastalarda yapılan bazı çalışmalarda gösterilmiştir. Çalışmamızda, kardiyak sendrom X'in bir alt grubu olduğu öne sürülen yavaş koroner akımlı (YKA) hastalarla sağlıklı bireyler arasında serum insülin, glükoz ve lipid değerlerini karşılaştırmayı ve bu değerlerin düzeltilmiş TIMI kare sayısı (cTFC) ile ilişkisini araştırmayı amaçladık. Yöntem: Çalışmaya, göğüs ağrısı nedeniyle yapılan koroner anjiyografide epikardiyal koroner arterleri normal ancak YKA saptanan 46 hasta ve koroner arterleri normal ve YKA saptanmayan 16 sağlıklı olgu alındı. Hastalara Bruce protokolüne göre maksimal egzersiz testi uygulandı. Her iki grubun bazal serum insülin, glükoz ve lipid düzeyleri venöz kan örneklerinden ölçüldü. Yavaş koroner akımı tanısı konulurken TIMI 'frame count' yöntemi kullanıldı. Yavaş koroner akımın derecesi ile serum insülin, glükoz ve lipid değerleri arasındaki ilişki araştırıldı. Bulgular: Her iki grubun efor testleri iskemi yönünden negatif olarak değerlendirildi. İki grup arasında serum insülin, glükoz ve lipid seviyeleri açısından fark yoktu (p0.05). Yapılan korelasyon analizinde serum insülin, glükoz ve lipid seviyeleri ile düzeltilmiş TIMI kare sayısı arasında ilişki olmadığı saptandı (p0.05). Sonuç: Çalışmamızda, insülin, glükoz, lipid seviyelerinin normal sınırlarda olması ve TIMI kare sayısı ile ilişkisiz bulunması, YKA'ın kardiyak sendrom X'ten ayrı bir klinik antite olabileceğini desteklemektedir. Objective: High baseline insulin and glucose levels and presence of accompanying dyslipidemia, which are considered in the pathogenesis of metabolic syndrome X, were also observed in patients with cardiac syndrome X, which is similar to metabolic syndrome X in many aspects. In this study we aimed to compare serum insulin, glucose and lipid levels in patients with coronary slow flow which is hypothesized as a subgroup of cardiac syndrome X with those of healthy subjects and determine the relation of corrected TIMI frame count (cTFC) with these levels. Methods: Forty-six patients with normal epicardial coronary arteries but determined as coronary slow flow in coronary angiography performed because of chest pain and 16 healthy subjects having normal coronary arteries but without coronary slow flow were included in this study. Maximal exercise stress test according to Bruce protocol was performed in all patients. Baseline serum insulin, glucose and lipid levels were measured from venous blood samples of patients in both groups. TIMI 'frame count' method was used for diagnosis of coronary slow flow. The relationship between the degree of coronary slow flow and serum insulin, glucose and lipid levels was investigated. Results: Exercise stress test results of both groups were considered as negative regarding ischemia. There were no differences between 2 groups in serum insulin, glucose and lipid levels. (p>0.05). No relationship were determined by correlations analysis between serum insulin, glucose and lipid levels and corrected TIMI frame count. Conclusion: Normal values of insulin, glucose and lipid levels in patients with coronary slow flow and lack of their relation with cTFC support the opinion that coronary slow flow is a separate from the cardiac syndrome X clinical entity.
Kaynak
Anadolu Kardiyoloji DergisiCilt
3Sayı
3Bağlantı
https://app.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/TWpBeE56UTA=https://hdl.handle.net/20.500.12712/7276