Ürolitiyazis olgusunda tesadüfen saptanan renal adenomatozis: Olgu sunumu
Özet
Renal tübül epitelinden gelişen ve papiller veya tübülopapiller pattern oluşturan düşük nükleer gradeli tü- mörler, çapı 5 mm’den küçük ise renal adenom olarak tanımlanmaktadır. Renal adenomlarla ilgili iki önemli sorun, papiller renal hücreli karsinom ile ayırımında net histopatolojik kriterlerin olmaması ve prekanseröz bir lezyon kabul edilmeleri konusunda görüş birliğinin bulunmamasıdır. Renal adenomatozis ise çok odaklı ve genellikle iki taraflı adenomlar ile karakterize nadir görülen bir patolojidir. Ürolitiyazise bağlı hidro- nefroz gelişen ve basit nefrektomi uygulanan 47 yaşındaki erkek hastada, tek tübül yapısını ilgilendiren adenomatöz değişimden en büyüğü 7 mm çapa ulaşan sayılamayacak kadar çok sayıda renal adenom tespit edilmiştir. Oldukça nadir olan bu antiteye tanısal yaklaşımımız mevcut literatür eşliğinde tartışılmıştır. A renal epithelial tumor with a papillary or tubulopapillary pattern and a low nuclear grade is defined as a renal adenoma if its size is 5 mm or less. Two important issues related to the renal adenoma are the lack of exact criteria for the histopathological differentiation from a papillary renal cell carcinoma and the lack of consensus as to whether it is a precancerous lesion. Renal adenomatosis is very rare entity characterized by multiple and usually bilateral adenomas. Innumerable adenomas, adenomatous transformations within a single tubule and adenomas measuring 7 mm or less, were detected in a 47-year-old man who underwent simple nephrectomy due to nonfunctional hydronephrosis secondary to urolithiasis. In this paper, our diag- nostic approach to this fairly rare entity is discussed along with a brief literature review.
Kaynak
Türk Üroloji Dergisi/Turkish Journal of UrologyCilt
39Sayı
1Bağlantı
https://app.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/TVRVeU5UWTNOdz09https://hdl.handle.net/20.500.12712/7234