Farklı agro-ekolojilerdeki buğday ekim alanlarından izole edilen Fusarium poae ve F. equiseti izolatlarının patojenitesi ve mikotoksin oluşturma kapasitelerinin belirlenmesi
Künye
Altınışık, A.E. (2022). Farklı agro-ekolojilerdeki buğday ekim alanlarından izole edilen Fusarium poae ve F. equiseti izolatlarının patojenitesi ve mikotoksin oluşturma kapasitelerinin belirlenmesi. (Yüksek lisans tezi). Ondokuz Mayıs Üniversitesi, SamsunÖzet
Bu çalışmada kullanılan izolatlar, 2010-2018 yıllarında Türkiye’nin farklı
agro-ekolojik alanlarındaki buğday bitkilerinden izole edilmiştir. Çalışmamızda 14
farklı lokasyondan elde edilen Fusarium equiseti ile 13 farklı lokasyondan elde
edilen F. poae izolatları kullanılmıştır. İzolatlar Altındane çeşidine ait buğday
tohumlarına ve başakçıklarına bulaştırılmış, başak yanıklığı ve kök boğazı çürüklüğü
yönünden incelenmiştir. Çalışma serada başak yanıklığı ve iklim odasında kök
boğazı çürüklük saksı denemesi şeklinde yürütülmüştür. Kök boğazı çürüklüğü
denemesi için spor süspansiyonu içinde tohumlar beş dakika bekletildikten sonra
kurutularak toprağa ekilmiştir. İzolatların inokulasyonunu takip eden 60. günde
buğday bitkileri kök boğazı çürüklüğü hastalığı yönüyle incelenmiştir. Çalışma
sonucunda F. poae’da Amasya/Göynücek ve Samsun/Merkez izolatlarında hastalık
şiddetinin en yüksek, Samsun/Çarşamba ve Tokat/Niksar’dan alınan izolatlarda en
düşük seviyede olduğu tespit edilmiştir. F. equiseti’de Amasya/Karaköy ve
Konya/Cihanbeyli lokasyonlarından izole edilen izolatların en yüksek, Sivas/Çermik
ve Aksaray/Sultanhanı’nın en düşük hastalık şiddeti oluşturduğu belirlenmiştir.
Başak yanıklığı hastalığı denemesinde izolatların inokulasyonu başaklar sarı çiçek
dönemindeyken (Zadoks 65) inokulumun başakçıklara bir enjektör vasıtasıyla
inokule edilmesi şeklinde yapılmıştır. F. poae izolatlarında Amasya/Göynücek’ten
alınan izolatın hastalık şiddetinin en yüksek, Zonguldak/Beycuma lokasyonundan
alınan izolatın ise en düşük seviyede olduğu tespit edilmiştir. F. equiseti’de
Edirne/İpsala bölgesinden izole edilen izolatta hastalık şiddetinin en yüksek,
Tekirdağ/Ergene izolatında en düşük olduğu belirlenmiştir. Elde edilen sonuçlar
izolatların zayıf patojen olduklarını ancak lokasyonlar arasında istatistiksel olarak
farklılıklar olduğunu göstermektedir. Ayrıca morfolojik teşhisleri yapılıp daha önce
moleküler teşhisleri yapılmayan izolatların da türe özgü primerlerle tür teşhisleri
yapılmıştır. Tüm izolatlarda F. poae için Tri6, F. equiseti için ZEA2 toksin
genlerinin belirlenmesi amacıyla universal primerler kullanılmış ve elde edilen tüm
izolatlarda bu toksin genlerinin mevcut olduğu bulunmuştur. Bu çalışma ile F. poae
ve F. equiseti’nin Altındane buğday çeşidinde kök boğazı çürüklük ve başak
yanıklığı hastalıklarını yapabilme potansiyeli ortaya konulmuştur. Çalışmamızda F.
poae izolatlarında Tri6 ve F. equiseti izolatlarında ZEA2 mikotoksin genlerinin
varlığı belirlenmiş olup, her iki fungus türünün incelenen her izolatının
mikotoksinleri oluşturma potansiyelleri olmasının konunun önemini artırdığı, sonraki
çalışmalarda oluşturdukları bu toksinlerin miktarlarının belirlenmesi sıcak kanlılarda
oluşabilecek hastalık risklerinin ortaya konulması yönüyle önem arz etmektedir. The isolates used in this study were isolated from wheat plants in different
agro-ecological areas of Turkey in 2010-2018. In our study, Fusarium equiseti
obtained from 14 different locations and Fusarium poae isolates obtained from 13
different locations were used. F. equiseti and F. poae isolates were infected with
wheat seeds and spikelets of Altındane cultivar, and were examined for head blight
and crown rot. The study was carried out as pot trials in the greenhouse and crown
rot trials in the climate room. For the crown rot test, the seeds were kept in the spore
suspension for five minutes, then dried and planted in the soil. Wheat plants were
examined for crown rot disease on the 60th day following the inoculation of F. poae
and F. equiseti isolates. As a result of this study, it was determined that the disease
severity was highest in Amasya/Göynücek and Samsun/Central isolates of F. poae,
and lowest in isolates from Samsun/Wednesday and Tokat/Niksar. It was determined
that the isolates isolated from Amasya/Karaköy and Konya/Cihanbeyli locations in
F. equiseti had the highest disease severity, and Sivas/Çermik and
Aksaray/Sultanhani had the lowest disease severity. In the head blight disease trial,
the inoculation of F. poae and F. equiseti isolates was done by inoculating the
inoculum into the spikelets with an injector when the spikes were in the yellow
flower stage (Zadoks 65). In F. poae isolates, it was determined that the disease
severity of the isolate from Amasya/Göynücek was the highest, and the isolate from
Zonguldak/Beycuma location was the least. It was determined that disease severity
was highest in F. equiseti isolate isolated from Edirne/İpsala region, and lowest in
Tekirdağ/Ergene isolate. The results show that F. poae and F. equiseti isolates are
weak pathogens, but there are statistical differences between locations. In addition,
the isolates that were morphologically identified but not molecularly identified
before, were identified with species-specific primers. Universal primers were used to
determine the toxin genes Tri6 for F. poae and ZEA2 for F. equiseti and these toxin
genes were found in all isolates obtained. In this study, the potential of F. poae and
F. equiseti to cause crownrot and head blight diseases in Altındane wheat cultivar
was revealed. In our study, the presence of Tri6 and ZEA2 mycotoxin genes in F.
poae isolates and ZEA2 mycotoxin genes in F. equiseti isolates were determined.It is
important in terms of health problems to determine the amount of these toxins that
they form in future studies, where each isolates of both fungi species have the
potential to produce mycotoxins.