Doğustan kalça çıkığı tedavisinde salter innominate osteotomi sonuçlarının değerlendirilmesi / Köksal Tilki; Danışman Birol Gülman.
Özet
1978-1996 yılları arasında 19 Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji kliniğinde DKÇ nedeniyle Salter innominate osteotomi uygulanan 102 hastanın 128 kalçası klinik ve radyolojik olarak değerlendirdik. Mc Kay kriterlerine göre yaptığımız klinik değerlendirmede çok iyi ve iyi sonuç oranı %92.2 iken, Severin kriterlerine göre yaptığımız radyolojik değerlendirmede bu oran %85.2 idi. Bu sonuçlar literatürle uyumludur. Klinik ve radyolojik sonuçlarda 1.5-4 yaş grubuyla diğer gruplar karşılaştırıldığında aradaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulundu (P küçüktür 0.05). Patolojik anatominin belirginleştiği ve kalça ekleminin yeniden şekillenme yeteneğinin azldığı 4 yaş üzerindeki DKÇ'li olgularda bilgisayarlı tomografi ve artrografi yardımıyla kalça eklemindeki patolojinin belirlenerek endikasyonu olan olgularda femur proksimalite kısaltma, varus, derotasyon osteotomilerinin Salter innominate osteotomi ile birlikte uygulanmasının yararlı olacağını düşünüyoruz. Salter innominate osteotominin femur proksimaline etkisini incelediğimizde tek taraflı DKÇ'li hastaların normal kalçaları ile opere kalçalar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark tesbit edemedik. Bu sonuçlar innominate osteotominin femur proksimalinin anteversiyon ve valgusu üzerine düzeltici etkisi olduğu fikrini desteklememektedir. Aynı gruplar arasında CE açıları karşılaştırıldığında opere kalçalar lehine istatistiksel olarak anlamlı fark tesbit edildi. Al açıları karşılaştırıldığında ise gruplar arasında anlamlı fark tesbit edilemedi. Bu sonuçlar innominate osteotominin normal bir kalça elde etme konusunda ne kadar başarılı olduğunun kanıtıdır. Salter innominate osteotomi sonrası tesbit ettiğimiz komplikasyonlara baktığımızda avasküler nekroz (AVN) %28.9 ile en sık karşılaşılan komplikasyondur. AVN'la karşılaşmamak için endikasyonlara ve cerrahi tekniğe sadık kalmanın yanında aşırı pozisyonlarda immobilizasyondan kaçınmak ve cerrahi sırasında dokulara saygılı olmanın gerekliliğine inanıyoruz. Redislokasyon ve resubluksasyon karşılaştığımızda bir başka önemli komplikasyondur. Endikasyonlar konusunda duyarlı olmak, anteversiyon ve valgus deformiteleri konusunda dikkatli olmak ve ailenin alçı bakımı konusunda eğitilmesi bu üzücü komplikasyondan korunmada önemlidir. Preoperatif traksiyon uygulamasının AVN üzerine etkisinden bahsedebilmek için kontrollü çalışmalara ihtiyaç vardır. Bu çalışmada vardığımız sonuçlar ve literatürdeki bilgiler endikasyonu olan olgularda Salter innominate osteotomi uygulamadaki kararlılığımızı arttırmıştır.