Karpal tünel sendromunda sempatik deri yanıtı ve akson sayımı / Ayşe Oytun Bayrak; Danışman Hacer Erdem Tilki
Özet
Karpal tünel sendromu erken dönemde demiyelinizasyonun, ileri evrelerde aksonal kaybın eşlik ettiği bir tuzak nöropati olup,akson sayımındaki azalma,tahmini motor ünite sayımı yöntemi ile yapılan bazı çalışmalarla gösterilmiştir.KTS' de duyusal ve motor bulgular iyi bilinmekle birlikte otonomik tutulumla ilgili çalışmalar az sayıdadır.Bu çalışmada karpal tünel sendromunun motor ünite sayısı ve sempatik deri yanıtı parametreleri üzerine olan etkilerinin motor ünite sayısı ve sempatik deri yanıtı parametrelerinin karpal tünel sendromunun elektrofizyolojik evresi ile olan ilişkisinin araştırılması amaçlanmıştır.Ayrıca motor ünite sayısının sinir iletim çalışması parametreleri ile sempatik deri yanıtı parametrelerinin ise sempatik semptom skoru ile ilişkisi araştırılmıştır.Olgu-kontrol tipindeki bu çalışmada klinik ve elektrofizyolojik olarak karpal tünel sendromu tanısı alan 31 hastanın 50 eli incelenmiştir. Kontrol grubu herhangi bir yakınması olmayan ve nörolojik muayeneleri normal olan,25 sağlıklı gönüllünün 50 elinden oluşturulmuştur.Her iki grupta median ve unlar motor ve duyusal sinir iletim çalışmaları yapılmıştır.Hastalar elektrofizyolojik olarak 5 evreye ayrılmıştır.Karpal tünel sendromu ve kontrol grubu sempatik semptom açısından değerlendirilmiş ve sempatik semptom skoru belirlenmiştir.Her iki grupta iki yanlı sempatik deri yanıtları elde edilmiştir.Abduktor pollisis brevis ve abduktor digiti minimi kaslarından (inkremental teknik kullanılarak ) tahmini motor ünite sayımı yöntemi ile akson sayımı yapılmıştır.Verilerin istatistiksel analizinde Student t testi, Mann Whitney U testi,Sperman ve Pearson korelasyon testleri ve Ki kare testi kullanılmıştır.Karpal tünel sendromu ve kontrol grubu sempatik deri yanıtı parametreleri açısından karşılaştırıldığında iki grup arasında fark bulunmamıştır.Sempatik deri yanıtı parametreleri ile sempatik semptom skoru ya da elektrofizyolojik evre arasında bir ilişki saptanmamıştır.Karpal tünel sendromu ve kontrol grubu sempatik semptom skoru açısından karşılaştırıldığında ise anlamlı fark bulunmuştur (X2=6.383, p=0.041).İki grup tahmini motor ünite sayımı açısından karşılaştırıldığında ; karpal tünel sendromu grubunda abduktor pollisis brevis kasından elde edilen motor ünite sayısı,hasta grubundan anlamlı olarak daha düşük bulunmuştur (p=0.001).Ayrıca hasta grubunda motor ünite sayısı ile karpal tünel sendromunun elektrofizyolojik evresi arasında negatif bir korelasyon bulunmuştur (r=0.285, p=0.047).Motor ünite sayısıdeğeri ile median bileşik kas aksiyon potansiyelin latansı arasında negatif (r=0.313; p=0.029), amplitütü arasında pozitif bir ilişki (r)=0.477, p=0.001) gösterilmiştir. Sonuç olarak karpal tünel sendromundaki otonomik tutulumu değerlendirmede sempatik deri yanıtı uygun bir yöntem olarak önerilmemektedir.Karpal tünel sendromunda abduktor pollisis brevis kasından elde edilen motor ünite sayısının kontrol grubundan daha düşük olması ve karpal tünel sendromu evresi ile negatif korelasyonunun varlığı,tahmini motor ünite sayımı yönteminin karpal tünel sendromundaki motor rezerv için iyi bir gösterge olduğunu düşündürmektedir.Bu yönüyle tahmini motor ünite sayımı karpal tünel sendromlu hastaların tedavisinin tabiki ve prognozunun belirlenmesinde günlük uygulamada yararlı olabilir.