Perkütan translüminal koroner anjiyoplasti yapılan hastalarda c-reaktif protein ve lümen kaybı ile ilişkisi / Kenan Durna.
Özet
Son yıllarda ateroklerozun oluşumunda, gelişiminde ve plağın kararsız hale gelerek çatlamasında inflamasyonun patofizyolojik rolü olduğu kanıtlanmıştır. İnflamasyonun duyarlı ve nonspesifik bir göstergesi olan C-reaktif protein (CRP) düzeyleri anstabil anjina pektoris ve akut myokard infarktüsü (AMİ)'nde yükselmekte ve prognoz hakkında fikir vermektedir. Az sayıdaki çalışmada perkütan translüminal koroner anjiyoplasti (PIKA) uygulanan hastalarda inflamasyonun lokal ve sistemik bulguları saptanmış ve bu CRP seviyelerindeki artışla doğrulanmıştır. PIKA sonrası inflamasyon ve CRP yükselmesi ile yeniden daralma arasında ilişki olduğu belirtilmekle birlikte bu konuyu doğrudan araştıran çalışmaya rastlanmamıştır. Bu çalışmada koroner anjiyografi yapılan hastalarda (52 olgu) ve elektif PIKA uygulanan hastalarda (47 olgu) CRP düzeyi ve 24 saat sonra yapılan kontrol anjiyografide (22 olgu) açılan damar çapı ile CRP ilişkisi incelendi. Kırkyedi olgunun %49'unda CRP başlangıç düzeylerine göre yüksek olarak saptandı. CRP artışının işlem yapılan lezyon sayısı, toplam balon şişirme sayısı ve süresi, şişme basıncı ile ilişkisi bulunmadı. PIKAyapılan damara göre incelendiğinde, LAD'ye işlem yapılan hastaların %78.5'inde CRP anlamlı olarak (p küçüktür 0.01) yükselirken Cx'e PIKA yapılanların ancak %23.5'inde yükselme oldu. Diğer damarlarda fark bulunamadı. Yirmidört saat sonra kontrol anjiyografi yapılan hastaların %32'sinde damarda çap kaybı saptandı. İstatistiksel olarak anlam kazanmasa da lümen çapında kayıp görülen hastalarda, CRP yükselenlerin oranı daha fazla idi (%75'e %35.2). LAD' de lümen çapında kayıp görülen hastaların tümünde CRP artarken Cx'te CRP artmadı. Lümen çapındaki kayıpla CRP düzeyleri arasında ilişki bulunmadı.