Periton diyalizi ve hemodiyaliz hastalarında doku doppler ekokardiyografi ile diyastolik fonksiyon parametrelerinin değerlendirilmesi / Müge Karaoğlanoğlu ; Danışman Kuddisi Cengiz
Özet
Kardiyovasküler hastalık, böbrek yetmezlikli hastalarda önemli mortalite ve morbidite nedenidir. Bu duruma yol açan faktörlerin belirlenip, aşikar bulgular gelişmeden kardiyak patolojilerin saptanması, zamanında alınacak önlemlerle hastaların yaşam kalitesinde ve süresinde uzamaya neden olacaktır. Bu amaçla çalışmamızda hemodiyaliz (HD) ve sürekli ayaktan periton diyalizi (SAPD) hastalarında diyastolik işlev bozukluğu sıklığına ve kalsiyum (Ca), fosfor (P) metabolizmasıyla olan ilişkisine baktık. Çalışmaya; 25 HD, 22 SAPD ve 23 kontrol olmak üzere toplam 70 hasta dahil edildi. Çalışmaya alınan hastaların diyastolik kalp fonksiyonları konvansiyonel ölçümler yanında doku doppler ekokardiyografi yöntemiyle değerlendirildi. HD, SAPD ve kontrol grubu hastalarının doppler ekokardiyografi parametrelerine bakıldığında, kontrol grubunda, sol ventriküler kitle indeksi (LVMI), ortalama E' dalga akım hızı ve ortalama A' dalga akım hızı değerlerinde her iki gruba göre anlamlı fark olduğu görüldü. Her iki yöntemde de diyastolik disfonksiyon açısından, kontrol grubu ile HD ve CAPD hasta grubu arasında anlamlı fark olduğu tespit edildi. Doku doppler tekniğiyle bakılan diyastolik disfonksiyon ile serum kalsiyum düzeyleri ve diyaliz süresi arasında ilişki olduğu saptandı. Son zamanlarda kronik böbrek yetmezlikli hastalarda yapılan çalışmalarda vasküler kalsifikasyon, kardiyovasküler hastalık ve mortalite ile Ca-P anormallikleri arasında anlamlı ilişki saptanmıştır. Çalışmamızda, P ve Ca x P düzeyleri ile diastolik disfonksiyon arasında ilişki bulamazken, hastaların serum Ca değeri ve diyaliz süresi ile diyastolik disfonksiyon arasında ilişki olması bu hasta grubunda Ca'un ve artmış hemodinamik yükün uzun dönemdeki etkisinden kaynaklanıyor olabilir. Diyastolik fonksiyon bozukluğu sistolik fonksiyon bozukluğundan önce meydana gelir. Doku doppler diyastolik disfonksiyon parametreleri transmitral akım parametrelerine kıyasla diyastolik disfonksiyonun tespit edilmesinde daha duyarlıdır. Diyastolik disfonksiyon etyolojisinde rol oynayan hipertansiyon ve ateroskleroz kronik böbrek hastalarını sıklıkla etkilemekte olup, bu hasta grubundaki diyastolik disfonksiyon sıklığını ve nedenlerini ve uzun dönemdeki prediktif değerini belirlemek için daha fazla sayıda hastayı içeren prospektif çalışmalara ihtiyaç vardır. Böylece risk faktörleri belirlenerek, önlem almak mümkün olacaktır.
Koleksiyonlar
- Uzmanlık Tez Koleksiyonu [191]