Hemodiyaliz hastalarında vasküler giriş yollarının çok yönlü değerlendirilmesi / Ahmet Hilmi Karabiber; Danışman Nurol Arık
Özet
Kronik böbrek yetmezliği(KBY), çeşitli hastalıklara bağlı olarak nefronların kronik, progresif ve geri dönüşümsüz kaybı ile karakterize olan bir nefrolojik sendromdur. Giderek artan sıklığı yol açtığı yüksek tedavi maliyeti nedeniyle toplumsal yükü büyük olan bir hastalıktır.Hastalık yükünü azaltmak için uygun vasküler giriş yoluna bağlı komplikasyonları, mortaliteyi ve hastalığın maliyetini düşürecektir.KBY hastalarında klavuzların önerdiği başlangıç vasküler giriş yolu arteriovenöz fistüldür. Fakat bu durum hastanın nefroloji uzmanına geç refere edilmesi hastanın ve cerrahın tercihi, hastanın demografik özellikleri gibi pek çok faktördn etkilenmekte ve ülkeler arasında arteriovenöz fistül (AVF) kullanım oranları farklılık göstermektedir. Çalışmamızda, bölgemizde düzenli hemodiyaliz programında olan hastaların vasküler giriş yolu tipi ile demografik özellikleri arasındaki ilişkiyi saptamayı amaçladık.GEREÇ VE YÖNTEM:Çalışma kesitsel araştırma şeklindedir.Araştırma, Samsun il merkezindeki üç hemodiyaliz merkezi ile Çarşamba ilçesindeki bir hemodiyaliz merkezinde hemodiyaliz tedavisi gören KBY hastaları üzerinde 15 Aralık 2009 ve 23 Aralık 2009 tarihleri arasında yapılmıştır.Çalışmaya 378 hasta alınmıştır. Hastaların kişisel özelliklerini saptamak için 17 sorudan oluşan bir anket formu kullanılmıştır.Anket formunda hastaların demografik özellikleri (yaş, cinsiyet, meslek, sigara kullanımı, boy, kilo, hemodiyalize girdiği merkez) ile ilgili yedi soru; KBY nedeni, komorbid hastalıkları, son dönem böbrek yetmezliği (SDBY) süresi ile ilgili birer soru ve hemodiyaliz vasküler giriş yolu ile ilgili yedi soru yer almıştır. Laboratuar parametreleri olarak hemoglobin (Hb), beyaz küre sayısı (WBC), platet sayısı (Plt), albümin (Alb), fosfor (P) değerleri kullanılmıştır.Bu parametrelere ait doayalarda yer alan en son değerler kaydedilmiştir.Windows oryamında SPSS 16.0 istatistiksel paket programı kullanılarak analizler yapılmıştır.SONUÇLAR:Araştırmaya katılan 378 hastanın yaş ortalaması 57,5#14,2 yıl ve %58,4’ü erkek, %41,6’sı kadın idi. Hastaların vücut kitle indeksi ortalamaları 25,0#4,8 kg/ m2 olarak saptandı. Son dönem böbrek yetmezliği süreleri ortalaması 54,9#46,6 ay ve hemodiyaliz tedavisine başlangıç süreleri ortalaması 53,6#46,3 ay idi. Başlangıç vasküler giriş yolları incelendiğinde; 251 hasta kalıcı kateter, 111 hasta AVF, 1 hasta arteriovenöz greft (AVG) ile hemodiyaliz tedavisi başlamıştı. Hastalar başlangıç vasküler giriş yollarına göre gruplandırıldığında; kalıcı kateter grubunun yaş ortalaması 65,6#11,3 yıl idi; geçici kateter ve fistül gruplarının yaş ortalamasına göre anlamlı olarak yüksek idi.(p= 0,03).Gruplar arasında eşlik eden hastalıklar incelendiğinde; kalıcı kateter grubunda serebrovasküler hastalık ve periferik arter hastalığı anlamlı olarak yüksek saptandı(sırasıyla p değerleri; 0,03 – 0,001-<0,0019.Hemodiyaliz tedavisi başlangıcından, araştırmaya katıldıkları döneme kadar geçen süre içerisinde oluşturulan vasküler giriş yollarının sayısı incelendiğinde;kalıcı kateter grubunda anlamlı olarak yüksek bulundu(p=0.01).Başlangıç hemodiyaliz vasküler giriş yolunun ortanca değişim süresi; geçici kateter grubunda 1 ay, kalıcı kateter grubunda 7 ay, arteriovenöz fistül grubunda 18 ay olarak saptandı.Bu değişim süreleri açısından gruplar arasındaki fark çok ileri derecede anlamlı bulundu(p<0,001).Geçici kateter, kalıcı kateter, arteriovenöz fistül ile hemodiyalize başlanan hastalar vasküler giriş yolunda değişim olup olmamasına göre gruplandırıldığında; yaş, vücut kitle indeksi, cinsiyet açısından anlamlı fark yoktu.Geçici kateter ile hemodiyalize başlalan grupta albumin ve hemoglobin düzeyi, vasküler giriş yolu değişen hastalarda değişmeyenlere göre anlamlı olarak yüksekti.(sırasıyla p değerleri: 0,016-0, 021).Yine bu grupta trombosit sayısı vasküler giriş yolu değişmeyen grupta ileri derecede anlamlı olarak yüksekti.(p=0,003);diğer laboratuar değerleri açısından istatistiksel olarak anlamlı fark yoktu. Kalıcı kateter ile hemodiyalize başlanan grupta laboratuar incelemeleri açısından hemoglobin dışında diğer parametrelerde vasküler giriş yolunda değişim olan ve olmayanlar arasında anlamlı olarak yüksekti.(p=0.026).Arteriovenöz fistül ile hemodiyalize başlanan grupta laboratuar incelemeleri açısından albümin
Koleksiyonlar
- Uzmanlık Tez Koleksiyonu [191]