Kliniğimize kronik öksürük şikayeti ile başvuran hastaların prospektif olarak incelenmesi / Hülya Atmaca; Danışman Oğuz Uzun

Abstract

Kronik öksürük, sık karşılaşılan ve göğüs hastalıkları polikliniklerinde en başta gelen başvuru nedenlerinden biridir. Hemen hemen bütün kronik akciğer problemleri kronik öksürüğe yol açabildiği gibi ,bazı akciğer dışı durumlarda etyolojide rol oynayabilir. Dünyada yapılan çalışmalarda kronik öksürüğe neden olan hastalıklar arasında en sık postnazal akıntı sendromu, astım ve gastroözofageal reflü yer almaktadır. Ülkemizde bu konuda yapılmış sınrlı sayıda çalışma mevcuttur.Çalışmamızın amacı, tersiyer bir merkez olan üniversite hastanemize kronik öksürük şikayeti ile başvuran hastaların etyolojilerini belirlemek ve elde ettiğimiz bulguları dünyada ve ülkemizde daha önce yapılan çalışmalarla karşılaştırılmaktadır. Haziran 2008 ile eylül 2009 tarihleri arasında OMÜ TF gögüs hastalıkları polikliniğimize kronik öksürük şikayeti ile başvuran hastaları prospektif olarak inceledik. Hastaların detaylı hikayeleri alınıp, fizik muayeneleri yapıldıktan sonra tümüne akciğer grafisi çekildi, tam kan sayımı, karaciğer ve böbrek fonksiyon testleri yapıldı. Sonraki aşamada hastalığın kesin etyolojisini belirlemek için gerekli olan ( bilgisyarlı toraks tomografisi , yüksek rezolüsyonlu akciğer tomografisi , paranazal sinüz tomografisi , bronkoskopi , gastroskopi , 24 saatlik pH monitörizasyonu , gastroözofageal reflü sintigrafisi v.b) incelemeler istendi. Klinik, radyolojik ve laboratuar bulguları saptanan nedene yönelik olarak tedavi başlandı ve tedavi sonuçları değerlendirildi .Toplam 307 hasta çalışmaya alındı. Hastaların ortalama yaşı 48,40 ±16,55 idi. Vakaların 182 si (%59,3) kadın 125 i(%4,7) erkek idi. Ortalama öksürük süresi 28,17±100,47 hafta idi. Kronik öksürüğün en sık nedenleri sırasıyla postnazal akıntı sendromu %16 ,astım %12, gastroözofageal reflü %11, postenfeksiyöz öksürük %11, diffüz interstisyel akciğer hastalığı %10, akciğer kanseri %10 ve tüberküloz %5 idi. Kadınlarda erkeklere göre öksürükle seyreden astım ve bronşektazi , erkeklerde ise kadınlara göre akciğer kanseri ve kronik obstrüktif akciğer hastalığı daha fazla saptandı (p<0,05).Sonuç olarak çalışmamız kronik öksürük etyolojilerini araştırmak için yapılan ülkemiz ve dünyadaki en büyük seriyi oluşturmaktadır. Çalışma grubumuzda kronik öksürük etyolojisinde ilk üç sırada saptanan hastalıklar postanazal akıntı sendromu, astım ve gastroözofageal reflüdür. Bu sıralama dünyada ve ülkemizde belirlenen nedenlerle uyuşmakla birlikte, bu üç hastalığın toplam oranı (%39) dünyada bu konuda yapılan çalışmaların (%60-95 ) çok altında çıkmıştır. Bununla birlikte dünyada yapılan çalışmalarda postenfeksiyöz öksürük, diffüz interstisyel akciğer hastalığı , akciğer kanseri ve tüberküloz nadir nedenler arasında (%16) görülmekteyken, bizim çalışmamızda bu oran daha yüksek (%36) bulunmuştur. Ülkemizde çalışan hekimlerin bu bulguları göz önünde bulundurarak hastaları değerlendirmelerini ve bu bulguların yapılacak olan diğer prospektif çalışmalarla desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz.