Deneysel stres ülserlerinin tedavisinde trunkal vagotomi ve gastrik devaskülarizasyonun yeri / Abdullah Taşkın.

Abstract

Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Cerrahi Araştırma Merkezinde ağırlık ortalamaları 205 + - 31.40 gr . olan 60 adet Swiss Albino rat üzerinde yapılan bu çalışmada , deneysel stres ülserlerinin tedavisinde gastrik devaskülarizasyonun etkinliği , trunkal vagotomi + piloroplasti ile mukayese edilerek araştırıldı . Deney hayvanları kontrol grubu , stres uygulanan birinci grup, trunkal vagotomi + piloroplasti uygulanan ikinci grup ve gastrik devaskülarizasyonun yapılan üçüçncü grup olarak 15 ' er deney hayvanı içeren gruplara ayrıldı . Kontrol grubundan , stres sonrası birinci gruptan, ikinci ve üçüncü gruptan ise ameliyat esnasında ve ameliyattan 6 gün sonra elde edilen mide yıkantı suyu , ortalama pH ve asiditeleri ile deneklerin midedeki histopatolojik değişiklikleri kendi aralarında ve birbirleriyle karşılaştırıldı . Kontrol grubunda ölçülen ortalama total mide asidite değerleri 5.70 + - 1.40 mEp/ Liken , birinci grupta % 18 oranında artışla 6 . 90 + - 0.64 mEp/L bulundu ( p > 0.01 ). Yine pH değerleri de ortalama 4.20 + - 0.70 ' den 3.06 + - 0.17 ' ye düşerek asit değerlerinin yükselmesi ile korelasyon gösterdi ( p < 0.01 ) . Trunkal vagotomi + piloroplasti uygulanan ikinci grupta ameliyat esnasında ortalama 6 .80 + - 0.41 mEp / L olan asit değeri , postoperatif 6 . gün 5.33 + - 0.39 mEp / L olarak bulundu ( p < 0.001 ) . pHdeğerleri ise ortalama 4 . 06 + - 0.41 ' den , 5.40 + - 0.37 ' ye yükselerek asidite sonuçlarını korele etti ( p < 0.01 ) . Gastrik devaskülarizasyon uygulanan üçüncü grupta ameliyat esnasında 7.40 + - 0.57 mEp/ L olan asit değeri , postoperatif 6. gün 5.00 + - 0.40 mEp / L olarak bulundu ( p < 0.001 ). pH değerleri de ortalama 3.68 + - 0.22 ' den 4. 38 + - 0.16 ' ya yükselerek asidite sonuçlarını doğruladı ( p < 0.05 ) . Stres sonrası mide spesmenlerinin incelenmesinde , lamina propria ödemli , kan damarları konjestione dilate idi . Yüzeyel mukozada mukus tabakasında incelme ve yüzeyel mukozada fokal odaklar halinde yüzeyel ülserler izlendi . Bez lümenlerindeki mukus sekresyonu azalmış veya tamamen kaybolmuş idi . Trunkal vagotomi + piloroplasti uygulanan ikinci grubun postoperatif 6. gün mide spesmenlerinin incelenmesinde ise stres ülserlerine ait histopatolojik değişiklikler normale dönmüş idi . Gastrik devaskülarizasyon uygulananüçüncü grupta , serozal yüzdeki kan damarlarında konjestion dilatasyon ( % 13.3 ) , fokal peritonit ( % 20) ayrıca lamina progriada ( % 13.3 ) polimorfo nükleer hücre infiltrasyonu görüldü . Sonuç olarak ; gastrik devaskülarizasyonun gerek mide asit sekresyonunun gerekse histopatolojik etkileri yönünden stres ülserlerin tedavisinde trunkal vagotomi - piloroplastiye alternatif bir yöntem olabileceği düşünüldü .