Deneysel koşullarda akut olarak artırılan karın içi basıncının karaciğer ve böbrek fonksiyonları ile histolojik yapılarına etkileri / Haluk Demirağ.
Özet
Bu deneysel araştırmada, her biri 10 tavşandan oluşmuş 1. kontrol, 3 deney grubunda im. ketamin ile anestezi sağlanıp; deney grubunda 20, 40 ve 60 mmHg düzeylerinde 1 saat süreyle arttırılan karın içi basıncının karaciğer ve böbrek fonksiyonları ile histolojisine olan etkileri araştırıldı. Deney başlangıcı ve 1 saat sonunda öngörülen çalışmalar yapıldı. Karın içi basıncı arttıkça arteryel kan basıncı ve kan gazlarında anlamlı bir değişiklik gözlenmedi. Vena cava inferior basıncı değerleri karın içi basıncına paralel yükselme gösterdi ve klinik uygulamalarda da bundan yararlanılabileceği düşünüldü. Basınç arttırıldıkça BUN ve Kreatinin, SGOT, SGPT ve alkalen fosfataz yükselirken; idrar miktarı ve kreatinin klerens düştü. Bu bulgular karaciğerde akut hücre zedelenmesi, böbrekte ise renal kaynaklı yetmezlik olarak yorumlandı. Histolojik düzeydeki çalışmalar karaciğerde venöz staz ve iskemi, böbrekte akut tübüler nekrozu gidişle uyumluydu. Bunların nedeninin karın içi basıncının parankim düzeyinde kompresyona yol açması sonucu olduğu düşünüldü. Histopatolojik değişiklikler giderek irreversibl safhaya gelindiğini gösteriyordu. Kan basıncı ve kan gazları normal olduğu halde karaciğer ve böbrek dokusu düzeyinde nekroz oluşması, karın içi basınç artışının neden olduğu bu tabloda, kan basıncı ve kan gazlarının doku zedelenmesi ve hipoksi kriteri olarak klinik uygulamalarda kullanılamayacağını gösterdi. Bu nedenle karaciğer ve böbrek yetmezliği irreversibl safhaya ulaşmadan, 20 mmHg üzerinde karın içi basıncı saptanan vakalar için erken eksplorasyon ve dekompresyonun gerekli olduğu kanısına vardık.