Deneysel akut pankreatit modelinde metilprednisolon ve etanercept ile tedavi etkinliğinin değerlendirilmesi / Erol Kılıç; Danışman Mete Kesim
Özet
Bu çalışmada; cerulein ile oluşturulan deneysel akut pankreatik modelinde, metilprednisolon ve etanercept ile tedavi etkinliğinin biyokimyasal ve histopatolojik skorlar kullanılarak araştırılması amaçlandı.Bu amaçla, ağırlıkları 200gr ve 250gr arasında değişen 48 adet Spruge-dawley cinsi rat kullanıldı. Her biri 8 rattan oluşan 6 gruba ayrıldı. Grup 1 deki ratlara intraperiotenal yol ile serum fizyolojik uygulandı ve kontrol (K) grubu oluşturuldu. Grup 2 ve 3 deki ratlara birer saat ara ile toplam beş defa 80?g/kg cerulein intrapertilomeal uygulanmak suretiyle pankreatik (P) ve geç pankreatik (P12) grubu oluşturuldu. 4. 5. ve 6. gruptaki ratlara da aynı şekilde cerulein uygulandı. 4. gruptaki ratlara, son doz cerulein uygulandıktan 2 saat sonra birer saat arayla 2 defa 5mg/kg dozunda intraperitoneal yol ile etanercept uygulandı ve etanercept (E) grubu oluşturuldu. 5. gruptaki ratlara cerulein sonrasında birer saat arayla 2 defa intramusculer 10mg/kg metilprednisolon uygulandı ve steroid (S) grubu oluşturuldu. 6. gruba ise hem etanercept (5mg/kg ip.) hem de metilprednisolon (10mg7kg im.) uygulanmak suretiyle etanercept+steroid (ES) grubu oluşturuldu. Gruplardan sadece 2. grup (P) cerulein uygulaması sonrasındaki 6.saatin sonunda (10.saat) sakrifiye edilirken, diğer 5 grup 16.saatin sonunda sakrifiye edildi.Gruplar sakrifiye edilmeden önce panreatik amilaz, lipaz ve laktat dehidrogenaz seviyelerinin belirlenmesi için kan örnekleri alındı. Kan örneği alınan ratlara median laparatomi ile pankreatoktomi uygulandı. Pankreas dokusundaki ödem, inflamasyon, vakuolizasyon ve nekroz 0-4 arasında değişen (Schonberg’in pankreatit skoru) skorlama kullanılarak değerlendirildi.Biyokimyasal değişikliklerden; panreatik amilaz ve lipaz seviyesi grup 2 (P) de anlamlı olarak yüksek saptandı. Laktat dehidrogenaz seviyesi ise, grup 2 (P), grup 3 (P12), grup 5 (S) ve grup 6 (ES) da kontrol (K) grubuna göre anlamlı derecede yüksek saptandı.Histopatolojik değişikler ise grup 2 (P) ve grup 3 (P12) de ödem, inflamasyon, vakuolizasyon ve nekroz olarak saptandı. Grup 3 (P12)’ün histopatolojik skoru grup 2 (P)’ye göre daha yüksek, nekroz skoru karşılaştırması ise belirgin olarak yüksekti.Tedavi gruplarında (E, ES ve S) ise, ödemin olmadığı, vakuolizasyon inflamasyon, ve nekrozun gelişiminin engellendiği saptanmıştır.Hem biyokimyasal hem de histopatolojik değerlendirmeler ile cerulein ile deneysel akut pankreatit modeli oluşmuştur. Oluşan akut pankreatit tedavisinde ise; tüm tedavi gruplarında (E, ES ve S) panreatik amilaz, lipaz değerlerinin kontrol grubu ile istatistiksel olarak farklı olmadığı saptanırken, histopatolojik değerlerin pankreatit (P ve P12) gruplarına göre anlamlı derecede azaldığı saptanmıştır.Bu çalışmada, cerulein deneysel akut panreatit modelinde kullanılabilecek bir ajan olduğu, oluşturulan akut pankreatit modelinde etanercept ve metilprednisolonun pankreatit tedavisinde etkin olduğu gösterilmiştir. Ancak her iki ajanın tedavide hem birbirlerine hem de kullanıldıklarındaki üstünlüğü gözlenememiştir.