İsnâ aşeriyye imamlarından Muhammed el-Cevâd, Ali B. Muhammed el-Hâdî, Hasan el-askeri ve Muhammed el-mehdî dönemlerinde imâmiyye şîası / Yakup Keskin ; Danışman Ahmet Turan
Özet
Şia'nın ekseriyetini temsil eden "İsnâ aşeriyye", Şia'nın ilk İmamı Hz. Ali'den Muhammed el-Mehdi'ye kadar oniki imama inanıldığından bu adla, İmâmet dinin temeli sayıldığındn "İmâmiyye", Ca'fer es-Sâdık'ın fıkhı uygulandığından "Caferiyye" olarak bilinir.Araştırmanın Amacı: İslâm dünyasında gruplaşmaların sorumlularını ve Ehl-i Beyt'in bu bağlamda konumunu yapıcı bir şekilde tespit ederek İslam birliğine katkı sağlamak.Araştırmanın Kapsamı: İsnâ Aşeriyye'nin teşekkül sürecinde; Son dört imamın siyasi faaliyetleri, adlarına yürütülen faaliyetlere karşı tutumları, yönetimle ilişkileri, İmâmet zincirindeki hadiselerin mezhebin teşekkülüne etkisi.Araştırmanın Yöntemi: Öncelikle Milel ve Nihal kitaplarından durum tespiti yapılmış, ardından konunun tarihsel, inançsal boyutu ve meydana getirdiği sosyal hareketlilik Mezhepler Tarihi ana kaynakları, siyasi tarih, rical kaynakları, şiî hadis külliyatı ve çağdaş araştırmalardan incelenmiştir. Abbâsî Halifeleri, Ehl-i Beyt'e karşı siyasî davranmışlar; bazen hilafeti verecek kadar hürmetkar, bazen acımasız olmuşlardır. İmamlar sıkı kontrol altında olduklarından siyasi faaliyetlere katılmaktan çekinmişlerdir. Ancak Ehl-i Beyt'in karizmasını kullanan birileri insanları bîata davet ederek isyan etmişlerdir. Mezhebin kimlik kazanmasında ve şekillenmesinde imamet anlayışı belirleyici bir rol oynamıştır. İsnâ Aşeriyye'nin imamet zincirindeki imamlar, bazı olay ve hadiselerin tabii birer sonucu olarak sahneye çıkmış gibidirler. Nitekim tarihi süreçte Şîa içindeki parçalanmaların hep aynı sebeplerden kaynaklandığı görülmektedir.Hasan el-Askeri'nin ölümüyle kritik bir dönemece giren Şîa, İsnâ Aşeriyye'nin teşekkül sürecine kapı aralamıştır. Oniki imam inancı imâmî âlimler nazarında son imamın gaybete girdiği inancına yol açmıştır. İmametin nev'i şahsına münhasır karizması Gaybet döneminde sefirlerle temsil edilmiştir.