Sistematik kandidemi etkeni candida albicans suşlarının moleküler yöntemlerle tiplendirilmesi ve Sap4 geni varlığının araştırılması / Kemal Bilgin ; Danışman Asuman Birinci, Tuba Yıldırım
Özet
Son yıllarda mantarlara bağlı enfeksiyonlarda ciddi artış dikkati çekmektedir. Özellikle C. albicans sahip olduğu virülans faktörleri sayesinde en sık karşılaştığımız enfeksiyon etkenlerindendir. Ayrıca, C. albicans önemli bir hastane enfeksiyonu etkeni olarak, morbidite ve mortalite artışına neden olabilmektedir. Bu nedenle hastanemizden izole edilen C. albicans suşlarının doğru tanımlanabilmesi, moleküler genotiplendirme yöntemleriyle hastanemizdeki yayılımlarının takip edilmesi ve virülans faktörlerinin incelenmesi önem arz etmektedir.Bu çalışmada; Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yatan hastaların kan örneklerinden izole edilen C. albicans suşlarının moleküler yöntemler kullanılarak tiplendirilmesi ve bu mikroorganizmaların virülansında önemli bir rolü olan Salgısal Aspartil Proteinaz 4 (SAP4) gen bölgesi varlığının araştırılması amaçlanmıştır. Çalışmaya hastanemizin çeşitli servislerinden, laboratuarımıza gönderilen kan kültürlerinden izole edilmiş 50 C. albicans suşu dahil edildi. İzolatlar fenotipik ve genotipik olarak tanımlandı. Çalışmaya dahil edilen hastaların epidemiyolojik bilgileri ve enfeksiyon oluşumuna neden olabilecek risk faktörleri araştırıldı. Suşların moleküler tiplendirilebilmesi için Arbitrarily Primed Polimeraz Zincir Reaksiyonu (AP-PZR) ve Pulsed Field Gel Elektroforezi (PFGE) yöntemleri kullanıldı. Ayrıca C. albicans için bir virülans faktörü olan SAP4 gen varlığı PZR yöntemi ile araştırıldı. Çalışmaya alınan 50 C. albicans izolatı, AP-PZR yöntemi ile 26, PFGE yöntemi ile 41 genotipe ayrılmıştır ve 50 izolatın 49’unda SAP4 geni varlığı tespit edilmiştir. Sonuç olarak hastanemizde kandan izole edilen C. albicans izolatlarının kümelendiği baskın genotipler tespit edilmemiştir. Bazı hastalarda ekzojen bulaş olabileceği görülse de hastaların önemli bir kısmında enfeksiyonun endojen kaynaklı olabileceği düşünülmüştür. Ayrıca izolatların %98’inde SAP4 geni tespit edilmiştir ve bu gen bölgesinin kan izolatlarında önemli oranda bulunduğu gösterilmiştir