Zemin fiziksel parametreleri ile zemin yatak katsayıları arasındaki bağlantı ve zemin yapı etkileşiminde uygulama / Mehtap Ak; Danışman Zeki Karaca.
Özet
Bu çalışmanın esasını, öncelikle zeminin kayma direnci parametreleri olan kohezyon (c) ve içsel sürtünme açısının ( ) belirlenerek, bu parametreler yardımıyla zemin taşıma gücünün bulunması ve taşıma gücü bağıntılarından hareketle zemin yatak katsayısının elde edilmesi oluşturmaktadır. Buna bağlı olarak, elde edilen zemin yatak katsayısı gözönüne alınarak, elastik zemine oturan sürekli bir temel kirişi için örnek çözüm yapılmıştır.Çalışma tezi beş bölümden oluşmaktadır. Tezin birinci bölümünde, temel zemini ve taşıma gücü hakkında genel bilgi verilmiştir. İkinci bölümde ise, ilk olarak kayma direncinin ölçülmesinde kullanılan çeşitli laboratuar ve arazi deneyleri, zemin taşıma gücü teorileri, taşıma gücü hesabında kullanılan arazi deney yöntemleri, tabakalı zeminlerde, kayalarda ve şeve yakın inşa edilen temellerde taşıma gücünün hesaplanması ve yer altı suyunun taşıma gücüne olan etkisi incelenmiş ve ilk olarak Winkler tarafından öne sürülen yatak katsayısı kavramı tanımlanarak, yatak katsayısının deneysel olarak tespit edilmesi, düşey ve yatay yatak katsayısı kavramlarının zeminin fiziksel parametreleri kullanılarak ampirik bağıntılarla elde edilişi ve yatak katsayısının derinlikle değişimi üzerine durulmuştur. Daha sonra, elde edilen yatak katsayısı kullanılarak, elastik zemine oturan kirişin, Winkler tarafından önerilen, zeminin yaylardan oluştuğu kabulüne dayanan klasik yöntem ve yine Winkler hipotezi esasına dayanan elastik zemine oturan sonlu kiriş tesir çizgileri yöntemi ile çözümü üzerine durulmuştur. Üçüncü bölümde, kullanılan programlar hakkında genel bilgi verilmiş olup, dördüncü bölümde ise, geliştirilen Excel programı ile yatak katsayısı hesabı yapılmış ve ele alınan bir örneğin, sonlu kiriş tesir çizgileri ile analitik çözümü ve SAP 2000 programında statik analizi yapılarak, her iki yöntemde elde edilen M, Q, y kesit tesirleri sunulmuştur. Beşinci bölümü ise, çalışmanın bütününden çıkartılan sonuç ve öneriler oluşturmaktadır.