Geçiş serisi elementlerinin oluşturduğu bileşiklerin kırmızı-altı ve morüstü-görünür spektrumlarının incelenmesi / Şamil Işık; Danışman Ahmet Erdönmez.
Özet
Bu çalışmada MCI2(L) formülü ile verilen {M=Cu,Ni,Fe,L=pridin, 3metil pridin (ß-picolin) veya 4metil pridin (y-picolin)} geçi,ş metali klorürlerinin pridin ve pridin türevli kompleksleri elde edildi.Bu komplekslerin kırmızı-altı ve morüstü-görünür spektrumları kaydedilerek titreşim frekansları kipleri ve yük aktarma mekanizmaları incelendi. Spektrumların incelenmesi yapıların polimerik oktahedral yapıda olduğu doğruladı. Bileşiklerin ligand frekanslarında kompleks oluşumu nedeniyle serbest moleküle göre yüksek frekansa kayma gözlendi. Özellikle pridinin A1 simetri türündeki titreşim kiplerinde kompleks oluşumu nedeniyle yüksek frekansa kayma diğer simetri türlerindeki titreşimlere nazaran daha fazla bulundu. Bu kaymaların A1 simetri türündeki v(M-N) titreşimi ile aynı simetrideki pridin titreşimleri arasında mekanik çiftlenimden ileri geldiği düşünüldü. Ayrıca komplekslerin tümünde gözlenen kaymaların metale bağllı olarak değiştiği ve Fe<Ni<Cu sırasına göre yükseldiği saptandı.Bu artış metallerin II. iyonizasyon potansiyelinin artışına da uygunluk göstermektedir. Bu çalışmada ayrıca FeCl2(Py)2 ve NiCl2(L)2 { L=pridin, 3metil pridin ve 4metil pridin} formülü ile verilen metal klorür komplekslerinin morüstü görünür spektrumları elde edildi. FeCl2(Py)2 nin morüstü-görünür spektrumunda (d düzeyleri arasındaki yarılma) faktörünün Literatüre nazaran yüksek frekansa doğru kayma gösterdiği saptandı. Bu farklılığın kompleksin kırmızı-altı spektrumlarında gözlendiği gibi yapıda safsızlık olarak su bulunmasında kaynaklandığı düşünüldü. NiCl2(L)2 komplekslerinin morüstü-görünür spektrumları ise Ni'nin oktahedral bir kompleksi olan [Ni(H2O)6]++ iyonuyla karşılaştırıldı.NiCl2(L)2 için elde edilen faktörününnikelin sulu kompleksine nazaran daha düşük frekansa kayma gösterdiği saptandı. Bu kaymanın ligandların (pridin veya pridin türevi) suya nazaran daha az şiddette bir kristal alan oluşturmasına bağlı olacağı düşünüldü.