Samsun ilinin potansiyel tarım alanlarının genel dağılımları ve toprak etüd ve haritalama çalışmalarının önemi
Abstract
Bu çalışanın amacı Samsun ili potansiyel tarım alanlarının genel dağılımlarının belirlenmesi ve toprak etüd ve haritalama çalışmalarının öneminin ortaya konulmasıdır. Son yıllarda ülkemizde AB entegrasyonu faaliyetleri ve toprak koruma kanunun çıkmasıyla (2005, 5403 sayılı) tarım alanlarında arazi toplulaştırma ve arazi değer-takdir belirleme çalışmaları daha da önem kazanmıştır. Tarım arazilerinde morfometrik olarak belirlenen toprak gruplarının her birinin kendine özgü kullanım ve yönetim isteği bulunmaktadır. Toprak özelliklerinin eski toprak sınıflama sistemine göre belirlenmesi ve tanımlanması yetersiz kalmaktadır. Günümüzde toprak sınıflandırılmasında dünyada birçok ülkenin de tercih ettiği Toprak Taksonomisi kullanılmaktadır. Bu sisteme göre özellikle tarım arazilerinin seri düzeyinde belirlenen ve haritalanan topraklar, daha sonraki yapılacak olan arazi değerlendirme ve arazi kullanım planlama çalışması, arazi toplulaştırması ve kıymet takdiri belirleme çalışmalarında kullanılabilecektir. Ayrıca, tarım arazilerin mevcut potansiyellerinde değerlendirilmesi tarımsal üretim ve doğal kaynaklarının sürdürülebilirliğinde temel esastır. Bu nedenle öncelikle mevcut toprak kaynaklarının tespiti yapılmalıdır. Samsun ilinin potansiyel tarım arazilerinin dağılımlarının belirlenmesi amacıyla, arazi kullanım kabiliyet ve erozyon sınıflarına ait bilgiler Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanmış toprak veri tabanı ve sayısal yükselti modeli oluşturulması içinde 1:25.000 ölçekli sayısal topografik haritalar kullanılmıştır. Araştırma sonucuna göre, ilin % 72.4’lük çok büyük kısmı düsük potansiyel tarım alanlarını oluştururken, toplam alanın sadece %14.2’lik gibi küçük bir kısmı tarımsal potansiyeli yüksek alanları oluşturduğu belirlenmiştir. Recently, studies on land consolidation and valuation in farm lands have became more important due to a new soil conservation law (2005, 5403 numbered) and European Union Integration processes in our country. However, each soil group determined by morphometric system in agricultural lands have its own land use and management practices. Description and determination of soil properties are not sufficiently made by considering old soil classification system. Nowadays, Soil Taxonomy preferred by many countries in the world has been used for soil classification. After determining and mapping soils based on series level according to this soil taxonomy, the relavent data can be used in land evaluation, land use planning, and land consolidation and valuation studies. In addition, the basic principle of sustainable agricultural production and natural resources is to utilize lands based on their current potentials. Therefore, the present soil sources should be determined firstly. To determine distribution of potential agricultural areas of Samsun province, land use capability and classification of soil erosion information which is derived from soil database prepared by the Rural Affairs General Directory and digital topographic maps scaled 1:25.000 to generate digital elevation model were used. According to results, 72.4% of total area has low potential agricultural areas whereas only small part of the total area (14.2%) has high potential agricultural areas in Samsun Province.
Source
Anadolu Tarım Bilimleri DergisiVolume
26Issue
3URI
https://app.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/TVRJME1UZzNOdz09https://hdl.handle.net/20.500.12712/9002