Organik ve inorganik toprak düzenleyicilerin erozyona karşı duyarlılık ve toplam kuru madde verimi üzerine etkileri / Semra Özkaptan.
Özet
Bu denemenin amacı, Samsun yöresinde bulunan killi asit reaksiyonlu toprakların erozyona karşı duyarlılığı ve verimi üzerine, kireç, atık çamuru, zeolit ve PAM gibi düzenleyicilerin karıştırılmasının etkilerini sera koşullarında incelemektir. Denemede kullanılan toprak örneği, Samsun İli Terme ilçesi Köybucağı yöresinden ve hafif eğimli tarlalardan alınmıştır. Kullanılan düzenleyiciler ise farklı kurum ve kuruluşlardan temin edilmiştir. Kireç, atık çamuru, zeolit ve PAM denemeleri, asit toprağa bu dört çeşit düzenleyiciden denetle birlikte dört farklı dozda düzenleyici uygulanmak üzere, iki paralelli olarak kurulmuş ve bölünen bölünmüş parseller deneme düzende yürütülmüştür. İnkübasyon periyodundan sonra saksılarda mısır bitkisi yetiştirilmiştir.Mısır bitkisinin hasadından sonra elle ufalanarak yeniden 2 mm'lik elekten geçirilen örneklerde, agregat stabilitesi, dispersiyon oranı, toprak aşınım faktörü, tarla kapasitesi, solma noktası, katyon değişim kapasitesi ile toplam kuru madde miktarı ve azot içeriğine ilişkin analizleri yapılmıştır Deneme sonuçları aşağıdaki gibi özetlenebilir: a) Organik ve inorganik materyal ilavesi, topraklarda suya dayanıklı 250 mikrondan büyük stabil agregatlar miktarını %50.5 ten %70.1 çıkararak önemli düzeyde artırmış, b) Aynı muamele işlemleri, dispersiyon oranı değerlerini %9.5 ten %3.3 e düşürerek istatistiksel olarak önemli düzeyde azaltmış, c) Düzenleyici ilavesi, toprak aşınım faktörü değerlerini 0.032'den 0.020'ye düşürerek istatistiksel olarak önemli düzeyde düşüş sağlamış, d) Organik ve inorganik materyal ilavesi, mısır bitkisinde toplam kuru madde miktarı ve bitkinin toplam azot içeriğini önemli düzeyde artırmıştır. Topraklara karıştırılan organik ve inorganik düzenleyicilerin etkinlikleri, kendi aralarında ve kireç uygulama dozuna paralel önemli düzeyde farklılık göstermiştir. Zeolitin bu konudaki etkinliği atık çamuru ve PAM'a göre daha düşük düzeylerde olmuştur.