Uzungöl ve cernek gölü (Bafra, Samsun) yüzey tabakasından tek hücreli siyanobakterin izolasyonu ve karakterizasyonu üzerine araştırmalar / Kübra Özkul ; Danışman Haydar Karakaya.
Abstract
Tek hücreli pikoplanktonik siyanobakteriler sucul ekosistemlerde birincil üreticiler olarak karbon döngüsünde önemli bir rol oynarlar. Fenotipik olarak aynı gruba yerleştirilen tek hücreli siyanobakterlerin filogenetik olarak farklılıklar göstermesi polifazik bir yaklaşımı zorunlu kılar. Bunun için özellikle daha fazla moleküler veriye ihtiyaç vardır. Bu özellikleri göz önünde bulundurularak bu çalışmada Kızılırmak Deltasında (Bafra, Samsun) bulunan Uzungöl ve Cernek Gölü yüzey suyundan tek hücreli siyanobakterilerin izolasyonu, fenotipik ve moleküler karakterizasyonu hedeflenmiştir. Uzungöl ve Cernek Gölü yüzey suyundan alınan su örneklerinden siyanobakteriler seçici besiyerlerinde koloniler şeklinde üretilmiştir. Elde edilen koloniler mikroskobik olarak incelenerek tekhücreliler ayırt edilmiş, daha öte saflaştırma işlemleri uygulanarak 20 izolat elde edilmiştir. Bu 20 izolat hücre büyüklüğü ve morfolojisi, hücre bölünme şekli ve kültür renkleri bakımından incelenmişler ve altbölüm ve cins seviyesinde teşhisleri yapılmıştır. Tespit edilmiş olan bu fenotipik özelliklere göre bütün izolatlar form-cins Synechococcus'a dahil edilmişlerdir. Ayrıca izolatların 16S rDNA gen bölgesi RFLP karakterleri de belirlenmiştir. Her izolatın genomik DNA'sı kullanılarak 16S rRNA gen bölgeleri amplifiye edilerek EcoRI restriksiyon fragment büyüklükleri incelenmiş ve standart suşların fragment büyüklükleriyle karşılaştırılmıştır. İzolatların tamamının Synechococcus sp. PCC7942 suşu ile aynı büyüklükte iki fragmente sahip olduğu belirlenmiştir. İzolatlardan dördü bu özdeş fragmentlerin dışında ilave bir fragmente daha sahiptirler. Bu sonuçlar diğer 16 izolatın fenotipik özellikler kullanılarak yapılan cins seviyesi teşhislerini desteklemektedir. Geriye kalan dört izolatın ise ilave fragmentin kökeni bakımından daha ileri analizlere tabi tutulmaları gerekmektedir. Bu çalışmada saflaştırılan izolatların cins seviyesinde yapılan teşhislerinin daha da desteklenmesi ve cinsaltı pozisyonlarının belirlenmesi için gerek 16S rRNA ve gerekse ITS bölgelerinin daha ileri analizlerinin yapılması uygun olacaktır. Araştırmanın bu yönde devam ettirilmesi halinde araştırma alanının biyolojik çeşitliliğinin belirlenmesine ve tekhücreli siyanobakterilerin taksonomisindeki zorlukların aşılmasına yardımcı olacak veriler elde edilecektir.